Examples

• Katılıyorum. Bir çeşit silah... ...leğen kemiğini ve kalçayı dilimlemiş... ...uyluk atardamarı, enlemesine kesilmiş.
  أوافقكِ. هنالك نوع من سلاح مُقطّع لشرائح على إمتداد ما تبقى في الحوض والفخذ الأيمن
• Üç tane kırık kaburgası ve kalça kemiği ve leğen kemiklerinde kırık var.
  ثلاث أضلع مكسورين كسر عظم الفخذ والحوض.
• Evet, uyluk kemiğinde... ...,leğen kemiğinde ve omurlarda... ...pelvis'te, vertebrae'de var.
  نعم هناك فواصل متعددة في عظم الفخذ ...الحوض والفقرات
• Çoğu hasar pelvisinde, kalçalarının ön, arka... ...ve yukarısında sınırlı.
  معظم الضرر كان محصورا على حوضه وعظام الفخذ العليا الاماميه الخلفيه
• Şeylerimde biraz germe var... ...üst uyluğumda ve kasık bölgemde.
  انا لدي بعض الشد ... في اعلى الفخذ ومنطقة الحوض
• Kalça kemiği ve leğen kemiğinde bu kancanın sivri bölümüyle... ...eşleşen ölümcül yaralar bulduk.
  طرف الخطّاف المُستدق مُتطابق إلى حدٍّ ما للإصابات القاتلة التي وجدناها على رأس عظم الفخذ وعظم الحوض